Susuzluğu tamamen gittiğinde, şöyle keyifle yalandı. Minnet dolu gözlerle adama bakıyordu. Adamın ise, büyük bir sevince dönüşmüştü, kalbindeki sızı. Sevgiyle bakıştılar bir süre. Sonra herkes yoluna revan oldu. Allah’tan başka kimse şahit olmamıştı olan bitene.[...]
Bu sırada bir ihtiyaç sahibi geldi. Etten bir miktar verdiler. Az sonra başka bir ihtiyaç sahibi geldi. Ona da etten verdiler. Derken başka gelenler oldu. Kimseyi boş çevirmediler, onlara da verdiler. Geriye yine de bir miktar et kaldı.[...]
Kararlı ve emin adımlarla ilerliyordu. Ne var ki yanlış yoldaydı. Bilmiyordu. Hedefe fırlatılmış ok gibiydi. Çevresindekiler derhal müdahale ettiler.[...]